İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...Uzar uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
 
  BEHÇELİ VE ERCİYES KURULTAYİ HABERLERİ
  => komunist Bu Kadarını Yapmaz
  => Başbuğun Erciyes vasiyeti yok.
  => Erciyes Zafer Kurultayı artık yapılmayacak.
  => Ülkü Ocakları Kapatılacak
  => Bahçeli Erciyes Kurultayı'na neden katılmadı?
  => Ozan Arif çok kızdı!
  => MHP'li eski Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz: BAHÇELİ, BİRÇOK KONUDA MİLLETE YALAN SÖYLEDİ.
  => Yunanlı'yı Bahçeli'ye tercih ederim
  => Kaplan: Bahçeli şaşırtmadı
  => BALAK:Başbuğun mirası tarihe gömülüyor
  => BBP'den Bahçeli'ye sert eleştiri
  => OZAN ARİF AĞIR KONUŞTU : SANDIK KONSUN, BAHÇELİ ÇIKARSA KIZILAY’DA KÖPEK GİBİ HAVLAYACAĞIM
  => Bozkurtlar yaylaları bırakmaz
  => İNTERNETTEN KURULTAY ÇAĞRI
  => Sözde 'vasiyet'i yalanlayan O KONUŞMA
  => Erciyes iptali bardağı taşırdı
  => Erciyes mutlaka yapılmalı
  => Başbuğ’u hatırlatan her şeyi siliyorlar
  => Erciyes'e İzin Engeli
  => Ozan Arif: Ben erciyes'te olacağım
  => Ergenekon ve Erciyes
  Ana Sayfa
  Üye Ol
  Ziyaretçi defteri
  SON BAŞBUĞ
  ÜLKÜCÜLÜK
  BAHÇELİ'YE AÇIK MEKTUP
  Forum
  RESİMLER
Başbuğ’u hatırlatan her şeyi siliyorlar

 

 

 

Erciyes Zafer Kurultayı’nın iptaline tepki, her geçen gün büyüyor. ATP’li Birol Cevizoğlu, “Türkeş’i hatırlatan her şey unutturuluyor!” dedi.


İşçi kurultayını da durdurdular
ATP Genel Başkan Yardımcısı Birol Cevizoğlu, Türkeş’i hatırlatan her şeyin unutturulmaya başlandığını belirterek, “Kimse üzerinde durmuyor ama, işçi kurultayları da arada kaynayıp gitti” dedi


MHP’nin efsanevi lideri Alparslan Türkeş’in mirası olan Erciyes Zafer Kurultayı’nın iptaline tepkiler dinmiyor. ATP Genel Başkan Yardımcısı Birol Cevizoğlu, kurultayın iptalinin hiç hoş olmadığını belirterek, “Hıdrellezin kutlanmaması, Cumhuriyet bayramlarının kutlanmaması gibi bir durumu ifade ediyor” dedi. İptal kararının, Türkeş’in vasiyeti olduğu yolundaki sözleri ’son derece komik’ bulan Cevizoğlu, “Bu bahaneye kargalar bile güler. Bizler böyle bir şeyi asla duymadık. Alparslan Türkeş’in yakın mesai arkadaşları ile çalıştım, hiç böyle bir şey duymadım. Ailemden kişiler Türkeş’in mesai arkadaşlığını yaptı, onlardan da böyle bir şey duymadım. Seval Türkeş de zaten bunu açıkça söyledi” şeklinde konuştu.


Başbuğ’un eseriydi
“Türkeş’in koltuğunda oturan şahıs (Devlet Bahçeli) ve siyasi organizasyon, Başbuğ’u hatırlatan her şeyi bir bir unutturmaya başladı” diyen Cevizoğlu, şunları kaydetti: “Kimse üzerinde durmuyor ama işçi kurultayları da arada kaynayıp gitti. İlkini, 18 Ağustos 1996 tarihinde yaptığımız  işçi kurultayı da rahmetli Başbuğ’un eseridir ve çok önem verdiği bir oluşumdur. Kurultaya karşı çıkan o günkü bazı yöneticiler, Başbuğ’un gelmemesi için ellerinden geleni yaptı. Ankara’nın en sıcak günlerinden birinde, üstelik Başbuğ tatildeyken kurultayı yapma kararı aldılar. Ama Başbuğ, onların planını bozarak çok önem verdiği bu kurultaya teşrif etmişti. İkincisini yapamadık, çünkü Türk kurultaylarını da yapmayan zihniyet Başbuğ’un makamında oturuyordu.”


Ülkücüler rencide edildi
Ülkücü hareketin ve Türkiye’nin, Türkeş’in vefatından sonra çok büyük bir yıkıma uğradığını da ifade eden Cevizoğlu, isim vermeden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi eleştirdi. Cevizoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye çok karanlık bir döneme girdi. Bu süreçte ne yazık ki Başbuğ’un koltuğuna oturan kişinin sorumluluğu da var. Bu dönemde Ülkücüler rencide edilmiş, partimiz dedikleri siyasi organizasyon tarafından hakarete uğramışlardır.“


Yasakları eleştirdi
“Ülkücüler televolelere malzeme olmuş, herkese gırgır malzemesi yapılmıştır” diyen Birol Cevizoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “ Beyaz çorap giymeleri, sarımsak yemeleri ve sarkık bıyık yasaklanmıştır. Sanki Türkiye’de beyaz çorap bir tek Ülkücüler arasında giyiliyor, sarımsak sadece Ülkücülerce tüketiliyordu. Oysa beyaz temizlik demektir, sarımsak da uyuşturucu değildi! 12 Eylül öncesi verilen şehitlerimizin yarısından fazlasının bıyıkları sarkık idi. Neydi bu aşağılama, küçük düşürme, anlamak imkansızdı. “


Türkeş’e verdikleri sözü unuttular
MHP Mersin Eski İl Başkan Yardımcısı Savaş Şimşek da kurultayın iptal edilmesini eleştirdi. “Başbuğumuzun emanetlerini koruyacağım, gösterdiği yolda yürüyeceğim” diyenlerin bugün Ülkücüleri, Türk Milliyetçilerini MHP’nin kapısından bile geçirtmemek için karar aldıklarını belirten Şimşek, “Niyetleri apaçık belli. Sadece ölüm yıldönümünde başbuğ’un kabrine göstermelik olarak giderlere sesleniyorum. Ben Silifke’den senede iki kere başbuğumun kabrini ziyarete giderim. Her duamın sonunda ruhuna amin derim. Benim gibi kendini Ülkücü hisseden eminim ki herkes  benim yaptığımı yapıyordur” dedi.


Kurultay devam edecek
Kurultayı iptal edenlere 14 yıl önceki bir kurultay hatırasını nakleden Şimşek, “Yıl 1994, Ercıyes’teyiz. Görülmemiş mahseri bir kalabalık var. Başbuğum kürsüde. Basbuğ’un gür sesiyle irkildik: ’Yiğit bozkurtlarım, uç beylerim ömrüm devam ettikçe bu kurultay devam edecek. Şayet ben aranızdan ayrılır Hakk’a yürürsem eminim ki bu kurultayı sizler devam ettireceksiniz’dedi, bizlere söz verdi, söz aldı. Simdiki işgal mangası da oradaydılar. Ne çabuk unuttular verdikleri sözü.Yazıktır günahtır beyler, yalanlarla yanlışlarla Basbuğ’un kemiklerini sızlatmayın. Yeter artık. Ya özünüze dönün ya da terk edin işgal ettiğiniz Başbuğumun yüce makamını. Ülkücülere sesleniyorum: Haydi arkadaşlar mirasımızı her şeye rağmen yaşatmak için Erciyes’e.”



İptal, ülkücü harekete ipotek koymaktır
Ülkücü İşçiler Derneği kurucusu Barsan, kurultayın iptal edilmesini büyük bir kayıp olarak nitelendirdi
Ülkücü İşçiler Derneği Kurucusu Mustafa Sami Barsan ise, geleneksel Erciyes Zafer Kurultayı’nın kutlanmayacak olmasının geleneklere ve Ülkücü harekete ipotek koymak anlamına geldiğini kaydetti. Kurultayın iptalini eleştiren Barsan, “İptal kararı, büyük bir kayıp anlamına gelmektedir. Kurultayın ne zararı var da kaldırıldı, anlamak mümkün değildir” dedi. Kurultayın düzenlenmemesinin kültür müessesine de bir darbe vuracağını kaydeden şöyle devam etti: “Geleneksel hale gelen kurultayın iptali, kültür müessesemizin de bir bütün olarak dejenere edilip yok edilmesi anlamına gelmektedir. Kitap, müzik, tiyatro ve geleneksel etkinlikler bir bütün olarak ele alınır. Bunları birbirinden ayırmak tam olarak mümkün değildir. Bu nedenle bir tanesinin eksik kalması kültür müessesinin eksik kalması ve aynı zamanda dejenere olması anlamına gelecektir.”


Geleneklere sahip çıkmalıyız
Meseleye kültür müessesi açısından bakılmasının çok önemli olduğunu söyleyen  Barsan, şöyle konuştu: “Kültürümüze bir bütün olarak bakmalı, gelenek ve göreneklerimize aynı zamanda diğer kültürel faaliyetlerimize sahip çıkmalıyız. Bu anlamda kurultayın kime ne zararı vardı? Kurultayın yüz üstü bırakılması, kültürün yüz üstü bırakılması anlamına gelmektedir. İnsanları bu heyecandan mahrum bırakmak aynı zamanda kültürel bir sıkıntı anlamına gelecektir. Bu önemli bir eksiklik olarak ileri günlerde karşımıza çıkar.”

 

 
KAYNAK:yenicaggazetesi.tr.gg
12/07/2008  02:14

 
   
 
   
Bugün 3 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!

FREE service provided by MusicWebTown.com
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol